Cevap :
Cevap:
Edebiyatımızın önemli hikayecilerinden Ömer Seyfettin, 11 Mart 1884 tarihinde Balıkesir’de dünyaya geldi. Eğitim hayatına bir mahalle mektebinde başladı. Babasının tayini sebebiyle öğrenimini farklı okullarda sürdürmek zorunda kaldı. Ailesi İstanbul’a taşınınca önce Mekteb-i Osmaniye‘ye kaydoldu, ardından da Askeri Baytar Rüştiyesi‘ne kaydoldu. Buradan 1896 yılında mezun olduktan sonra Edirne Askeri İdadisi‘ne girdi. 1900 yılında eğitimi tamamlayarak İstanbul’a döndü ve Mekteb-i Habiye-i Şahane‘de eğitim görmeye başladı. 1903 yılında Piyade Asteğmen rütbesiyle mezun oldu.Bir süre hem askerlik, hem de yazarlık yaptıktan sonra kendisini tamamen yazı hayatına verebilmek için tazminat ödeyerek ordudan ayrıldı. Ordudan ayrıldıktan sonra Selanik’e yerleşti ve Genç Kalemler dergisinde yazmaya başladı. Bu dergide, sade bir dili savunduğu “Yeni Lisan” başlıklı ilk yazısı, Milli Edebiyat‘ın doğuşunu simgelemektedir.
Balkan Savaşı başlayınca tekrardan orduya çağrıldı. Savaş sırasında Yanya Kalesi’nde esir düştü ve yaklaşık 1 yıl süren esaretin ardından İstanbul’a döndü. Esareti boyunca da okumayı ve yazmayı sürdürmüştü.
1913 yılında İstanbul’a döndükten sonra tekrardan ordudan ayrıldı. “Türk Sözü” isimli derginin başyazarı oldu. Ertesi yıl ise Kabataş Lisesi’nde edebiyat öğretmeni olarak görev yapmaya başladı.
Ömer Seyfettin, 6 Mart 1920 tarihinde hayatını kaybetti.
Ömer Seyfettin’in edebi kişiliği
Ömer Seyfettin, yazı hayatı boyunca şairanelikten ve uzun cümlelerden uzak durarak sade bir dili savunmuştur. Dilimizdeki yabancı sözcükleri çıkartmaya çalışmıştır. Milli Edebiyat‘ın en önemli temsilcilerinden biridir.