Suyun hayat olduğunu unuttuk ki 2000'li yılların başından beri "Su sıkıntısı çeken ülkeler" kategorisinden "su fakiri ülkeler" kate- gorisine doğru son hızla koşuyoruz. Son kırk yılda sulak alanlarının bir milyon 300 bin hektarını kaybeden Türkiye şu anda kuraklık tehdidi altındadır. Bu gidişle en geç 2050'de çölleşecek olan Anadolu'yu bir daha diriltmenin imkânı iyice zorlaşacak. Günümüzden 4000 yıl önce Anadolu'ya yerleşen Hititler -ki o zamanlar Anadolu su zenginiydi- suya o kadar çok önem vermiş- ler ki suyu kirletenlere cinayet işlemiş gibi yasalar çıkartmışlar, cezalar vermişlerdir. Ayrıca su tapınaklarından tanrısal çeşmeler, görkemli su kanallarına kadar yapmamışlar ki? Hititlerden Romalılara, Bizanslılardan Selçuklulara, Osmanlılardan Cumhuriyet'e bu topraklarda dünyanın en görkemli su kültürünü yaratanların torunları, içme suyunu pet şişelerden, damacanala dan tanıyor artık. Hititlerin yaptığı Eflatunpınar Kaya Anıtı (Bu anıt - çeşme hâlâ sapasağlam.) gibi yapıtlar biziere hiçbir şey anlatamamış ki metin bu