👤

● HAYVANCILIK, TAŞIMACILIK, TURİZM ve BALIKÇILIK COĞRAFİ ÖZELLİKLERİNİ NELERDİR?

¤ RİCA ETSEM YANITLAR MISINIZ?
● KONU İLE ALAKASIZ ŞEYLER YAZANI BİLDİLİRİM HSBERİNİZ OLSUN

☆CEVABI GÜZEL OLANI EN İYİ SEÇME SEÇENEĞİ AÇILIRSA EN İYİ SEÇERİM☆

♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡



Cevap :

Cevap:

Selamlar!!

Açıklama:

Coğrafya turizmle ilgili bilim dallarından birisidir. Bu bölümde coğrafya ve turizm arasındaki ilişki incelenecektir. Turizmi etkileyen fiziki coğrafya etmenleri iklim, jeomorfoloji, bitki örtüsü ve hidroğrafya olarak guruplandırılmıştır. Ayrıca turizmin zoocoğrafya, madencilik, ulaşım ve ekonomiyle ilişikileri yer almaktadır. 

1.1. Turizm Coğrafyası: Tanım ve Sınırları

Turizmle çok çeşitli bilim dallarının ilgi alanı içine girmesine rağmen turizmle en fazla ilgili olan bilim dalı coğrafyadır. Coğrafyanın asıl konuları içinde bulunan iklim, jeomorfoloji, bitki örtüsü hidroğrafya yerleşme, ekonomik faaliyetler turizmi doğrudan etkiler. Coğrafyanın turizmle ilgili alt dalı turizm coğrafyasıdır. Turizm tarım, sanayi gibi araziyi kullanan bir faaliyettir. Arazi kullanımında değişikliklere neden olabilir. Bu nedenle turizm planlamalarında coğrafya çok önemlidir.

Doğa bilimleri içinde jeoloji, botanik, zooloji, çevre bilimleri, ornitoloji (kuş bilim) , meteoroloji de turizmle ilgilidir. Bu nedenle coğrafya bu bilim dalları alanına girmeden turizmle ilgilenmelidir.

1.2. Turizmi Etkileyen Coğrafi Etmenler

Turizm coğrafyaya bağımlı bir olaydır. Bu bağımlılık lokasyondan başlıyarak coğrafi etmenlerden iklim, jeomorfoloji, hidroğrafya, bitki örtüsü, yerleşme tarihi, ulaşım, ekonomik faaliyetler olarak çeşitlidir.

1.2.1. İklim ve Turizm İlişkisi

İklimin turizmle ilişkisi iki yoldan olmaktadır. Bunlardan birincisi iklim turizmin yoğun mevsimlerini belirler. İkincisi bazı turizm tiplerinin oluşması iklime bağlıdır.

İklim turizm tipine göre turizmin yoğun ve durgun olduğu mevsimleri belirler. Turizm tiplerinden güneşlenmenin ana faaliyet olduğu deniz ve kıyı turizmi varlığını sıcak ve kurak yazlara borçludur. Bu turizm tipinin ortaya çıkması soğuk ve serin iklimlerde yaşayan insanların güneşin sağlık üzerinde olumlu etkisinden hareketle doktorların tavsiyesiyle sıcak iklimlere seyahat etmesidir. Güneşten faydalanma zamanla güneşlemeyi moda durumuna getirmiştir. Bunun için en uygun yerler deniz kıyıları olmuştur. Böylece ikinci faaliyet olarak yüzmek yaygınlaşmıştır. Bu nedenle deniz suyu sıcaklığı da önemli olmuştur. Deniz suyu sıcaklığı da iklime bağlıdır. Böylece yazın aylık ortalama sıcaklığın 20ºC’nin üzerinde olduğu, deniz suyu sıcaklığının 18ºC üzerinde olan ve yaz kuraklığı olan yerler deniz turizminin bir tipi olan kıyı turizmine açılmıştır. Aynı şekilde denizden faydalanan yat turizmi de aynı iklim isteklerine sahiptir. Böylece iklim “yaz turizmi” ni ortaya çıkarmıştır.

İklimle doğrudan ilişkili bir başka turizm tipi de iklime bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Bu yaz turizminin aksine “kış turizmi” dir. Kış mevsimine bağlı bu turizm en çok yapılan faaliyet olarak kayak turizmi olarak yerleşmiştir. Bu turizm dağların bol kar alan ve karın yerde uzun süre kaldığı yerlerinde yapılmaktadır. Böylece kar yağışına bağımlı bir turizm tipidir.

“Soğuk Kutup Turları” da iklime bağlıdır. Yakutistan’da kutup turları düzenlenmekte ve bölgede yaşayan yerli halkın yaşamı da bu turlara dâhil olmaktadır.

Buzullar turizmde destinasyon noktalarıdır. Buzullar manzara güzellikleri, yazın kayak yapmak çin, buz tırmanışları, buz üzerinde trekking gibi etmenlerle turizmin ilgi alanı içine girer. Buzulların oluşabilmesi, bulundukları enleme ve iklime bağlıdır. Kutup bölgelerinde buzullar deniz seviyesinde iken, Alp Dağları'nda 2.700 - 3.500 m yüksekliktedir. Böylece buzullar varlığını iklime borçludur. İklim buzulların turizme açılmasını sağlamaktadır.

Küresel ısınma sonucu buzulların erimesiyle dev buz bloklarının büyük bir gürültüyle kopması da bir doğa gösterisi olarak turizmin ilgi alanına girmiştir. Örneğin bu olay Grönland’da Sermeq buzulunda izlenmektedir.

Farklı kıtalarda seyehat etmek isteyenler için destinasyonların iklim değerlerine göre gitmek için uygun aylar iklime göre seyehat acentaları tarafından belirlenir ve ilan edilir. Bu aylar turizmin yoğun sezonunu oluşturur. Örneğin Tayland için Kasım-Şubat ayları arası en uygun dönemdir.

Akdeniz havzasının kıyıları haziran, temmuz, ağustos aylarında güneşlenmek isteyenler için uygundur. Mayıs ayında Orta Amerika ve Karayiplerde yağışlar başlıyor ve turizm durgunlaşıyor. Temmuzda Güneydoğu Asya’da muson yağmurları başlıyor ve turizmi olumsuz etkiliyor.

İklimin turizmle bir diğer ilişkisi sağlık turizmi içinde iklim tedavisi olan klimatizme konu olmasıdır.

1.2.2. Jeomorfoloji ve Turizm İlişkisi

Jeomorfolojinin konusu olan peribacaları, traverten, volkan, falez, obruk, kanyon, mağara gibi yer şekillerini insanlar çok merak etmektedir. Bu merak görsel medyada belgesellerin yaygınlaşmasıyla daha çok artmıştır. Bunları yerlerinde görmek istemeleri bunların bulunduğu yöreleri turizm destinasyonu yapmıştır. Bu turizm tipi de jeomorfoturizm veya jeomorfolojik turizm olarak adlandırılmıştır. Bu turizm çeşidi jeomorfoljik şekle göre volkan turizmi, mağara turizmi, kanyon turizmi gibi alt guruplara ayrılmaktadır. Yer şekillerinin turizm veya diğer etmenlerden korunması için en güzelleri Dünya Doğal Miras Listesi’ne alınarak korunmaktadır. Jeomorfoturizm deniz turizmi gibi mevsimlere bağımlı değildir. Yılın her mevsiminde yapılabilir. Bu turizm tipinde yer şekillerini fotoğraflamak çok seçilen bir faaliyet olduğundan bunların görünümlerini fotoğraflamak için aynı turistler her mevsim tekrar gelmektedir.

1.2.3. Bitki Örtüsü ve Turizm İlişkisi

Bitki örtüsü yeryüzünün kayaçlardan oluşan sabit görünümüne hareket ve renk katar. Yeryüzünün doğal süsü olarak bulunduğu her yere insanları çeker. Orman ağaç turizmi ve orman turizmi olarak turizm tipine konu olur. Ayrıca botanik turizmi, park ve bahçe turizmi(garden tourism) , çiçek turizmi(flower tourism) ağaç ve çiçeklere bağlıdır. Turizm tesisleri de orman içinde olduğu zaman daha çok tercih edilirler. Bilimsel olarak kurulan botanik bahçeleri turistlerin ilgisi üzerine turistlere yönelik rekreasyon tesisleri inşa etmişlerdir. Bitki örtüsünün turizme sağladığı bu katkılar karşısında turizm de yeni ormanlar, paklar, bahçeler kurulmasını sağlamıştır. Kentlerde yol kenarlarına her mevsim değişik çiçekler ekilerek kentler daha güzelleşmiştir. Turizmin bitki örtüsüne olumsuz etkisi orman alanlarını yapılaşmaya açması olmuştur. Turistlerin orman içindeki tesisleri daha çok seçmesiyle konaklama tesisleri orman içinde yapılmaya başlamıştır. Bazı yerlerde ağaç boyutlarını aşan büyük konaklama tesisleri yapılmıştır. Bu durum Antalya ormanlarında görülmektedir. Orman içinde yapılan tesislerin ağaç boyutlarını geçmemesi ve orman içine dağılması gerekir.

Cevap:

Hayvancılık engebeli yerlerde

Balıkçılık sulak yerlerde

Turizm tarihi ve doğal güzelliklerin olduğu yerlerde yapılır