👤

Tam otuz sene evvel on iki yaşındaydım. Anadolu’nun bir şehrinde bulunuyorduk. Babam memurdu. Şehre bir yaz sonunda gelmiştik. Sonra bir gün bahar geliverdi. Karlar eridi. Karlar eridi ama karları eriten güneş değildi, yağmurdu. Bu Anadolu şehrinin ilkbaharı kırkikindi yağmurlarıyla başlardı. Sabahleyin parlak mavi bir gökyüzünde, ısıtmayan, güneş vurmuş kar gibi soğuk bir kış güneşi görünürdü. Saat on biri bulmadan doğudan mı, batıdan mı, kuzeyden mi bilmem, bir kara bulut peyda olur, on dakika sonra bardaktan boşanırcasına bir yağmur bütün gün tıkır tıkır, şakır şakır durmadan yağardı.Bu hikâyenin üslup özellikleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?A) Betimlemeye başvurulmuştur.B) Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır.C) Koklama duyusuyla ilgili ayrıntılara yer verilmiştir.D) Benzetmelere yer verilmiştir.E) Öykülemeden yararlanılmıştır.